Dünyaya gelişimiz, ilk haykırışımız, yaşamak için aldığımız ilk gıdamız, Anne ve Babamızın dünyası olduğumuz, Kendimizi ve dışımızdakilerin varlığını ilk anladığımız, acı ve sevinci ilk hissettiğimiz, sevgi-saygı, kin ve nefreti ilk ögrendiğimiz Miranların köyü Gundemira !.
Yaşamaya ve ölüme ilk bu topraklarda tanıklık ettik. Baharın rengini, çiçeklerin rengarenk gülüşünü, tarlanın ekimini, otların biçimini öğrendik. Leyleklerin lakırdısını, kuğuların sesini, kurbağaların bağırışını, köpeklerin havlamalarını, Atların kişnemelerini bu topraklarda duyduk ve öğrendik
Akşamları masal dinlemek icin evlerde toplanıp teyzelerimizin dizlerinin dibinde usulca mayışıp onların her söylediğini izliyormuşcasına keyif aldığımızı ilk ve son bu köyde yaşadık.
Cin ve kabusların olduğunu ilk burda ögrendik, her bir hayvanın müslüman yada kafir olduğunu da bu köyde duyduk. Yağmurun bereket, tipinin felaket olduğunu Gundemira da öğrendik.
Baharda coşkuyu, yazda yaşlanmayı bu topraklarda öğrendik. Diğerleri bilim, teknoloji ile ugraşırken, otlar ve hayvanlarla uğraşmaya mahkum bırakıldığımızı da burda öğrendik.
Bilmediğimiz bir tek şey vardı, bütün dünyanın medeniyeti bu topraklardan öğrendikleriydi. Onuda başka topraklarda öğrendik. Toprak çekimi dedikleri bu olmalı Ey Gundemira! her şeyin ilkini sende yaşadığımız için, her yer de dünyamızda seni yaşatıyor.
Ibrahim Sahin